Tek Mesaj görüntüleme
  #2 (permalink)  
Eski 20-12-2009
DrTaviloglu DrTaviloglu kullanıcısı çevrimdışı
Administrator
 
Giriş tarihi: Aug 2009
Mesajlar: 2,532
Standart

Makat fistülü sorununu ilk olarak, modern tıbbın atası olarak kabul edilen Hipokrat (MÖ 460 – 370) tanımlamıştır, ancak 2,500 yıldan beri bilinmekte olan perianal fistül hastalığının tedavisi ameliyat sonrası nüks (% 2-10 oranında) veya tekrarlama oranlarının yüksek olması ve ameliyat sırasında eksternal sfinkter adı verilen dışkı tutma kasının yaralanma olasılığıdır ki bu durum dışkı tutamama (% 0-20 oranında) ile sonuçlanır ve düzeltilebilmesi çok güç bir durumdur. Bu sorunun çok komplike olması nedeniyle çok fazla tedavi yöntemi tanımlanmış ve hepsinin de belirli başarı ve başarısızlık oranları ve sorunları vardır. Bunları size aşağıda özetledim. Burada size önemle vurgulamak istediğim nokta; bu sorunun komplike olması halinde, bu konuda yoğunlaşmış Genel Cerrahi Uzmanları (kolorektal cerrah) tarafından ele alınmasında yarar vardır.
  • Fistülotomi veya fistülektomi tekniği: Fistülotomi veya fistülektomi tekniği, aynı zamanda lay-open veya açığa bırakma tekniği olarakta adlandırılır. Fistülün bağırsaktaki ve derideki ağızlarını bularak aradaki dokuların kesilmesi ve fistülün kazınması prensibine dayanır. Bu teknik dışkı veya gazı tutamama (inkontinens) komplikasyonuna yol açabileceğinden, eksternal anal sfinkteri (dışkıyı tutma kası) içine alan fistüller için uygun değildir. Fistülotomi tekniğinde % 2-20 oranında dışkı veya gazı tutamama (inkontinens) gelişebilir. Bu yöntem sonrası perianal fistül nüksü % 2-10 arasında görülür.
  • Seton tekniği: Yüksek yerleşimli veya eksternal anal sfinkteri (dışkıyı tutma kası) içine alan bir fistül varlığında seton tekniği tercih edilir. Bu teknikte fistülün bağırsaktaki (iç) ve derideki (dış) ağızları arasından bir ip veya lastik geçirilirek bağlanır. Seton tekniğini Hipokrat ilk olarak ‘at kılı’ ile gerçekleştirmiştir. Zaman içinde bu ip veya lastik daraltılarak, eksternal anal sfinkteri (dışkıyı tutma kası) kademeli olarak fistül boyunu kademeli olarak kesmesi beklenir. Seton tekniğinde, nedbe oranı azdır, ancak % 2-20 oranında dışkı veya gazı tutamama (inkontinens) gelişebilir. Bu yöntem sonrası perianal fistül nüksü % 0-10 arasında görülür.
  • Fibrin yapıştırıcı tekniği: Fibrin yapıştırıcı adlı yapışan geri dönüşümlü bir maddenin fistülün içine enjektör ile verilesi prensibine dayanır. Hastaya fazla bir yük getirmez ve dışkı veya gazı tutamama (inkontinens) sorununa yol açmaz. Perianal fistül tedavisinde fibrin yapıştırıcı uygulaması ile başarı oranı % 40-60 arasında değişmektedir.
  • Tıkaç tekniği: Fistülün plug veya tıkaç ile tıkanması pensibine dayanır. Bu teknikte kullanılan tıkaç, domuzların ince bağırsağından yapılan steril ve geri dönüşümlü bir maddedir. Fistülün derideki (dış) ağzından içeriye tıkaç amddesi verilir ve daha sonra derideki ağızı dikilerek kapatılır ve böylelikle fistüln doğal yolla iyileşmesi hedeflenir. Perianal fistül tedavisinde tıkaç tekniği ile başarı oranı % 60-80 arasında değişmektedir.
  • Endorektal ilerletme flebi: Perianal fistül tedavisinde endorektal ilerletme flebi tekniği, fistülün iç ağzının bulunarak bu ağzın etrafındaki bölümdeki bir bağırsak bölümünün kaldırılması, fistülün iç ağzının kapatılması ve sonra daha önceden kaldırılmış olan bağırsak bölümünün fistül iç ağzının üzerine kaydırılması veya dikilmesidir. Endorektal ilerletme flebi tekniğinde % 20 oranında dışkı veya gazı tutamama (inkontinens) ve % 20 oranında nüks görülür.
Saygılarımla,

Dr. Korhan Taviloğlu
Genel Cerrahi Profesörü
www.barsakcerrahisi.com
www.taviloglu.com
www.drtaviloglu.tv
Alıntı ile Cevapla